Kayıtlar

Aralık, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YENİ YILA SAATLER KALA.

Resim
  Gidene "Güle güle"gelene "Hoş geldin"derken Açısıyla tatlısıyla  bir yılı daha geride bırakıyoruz. Gelen gidiyor. Yeni bir yıl yine yeniden geliyor. Yıl mı bitiyor,biz mi bitiyoruz Yoksa ömür mü tükeniyor. Karar vermek zor. Sanki bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete Gerçekten de kıyamete yaklaşıyoruz Sona bir adım daha yaklaşıyoruz. Dahası yaşlanıyoruz. Giden geri gelmiyor. Giden hep ömürden gidiyor Hem de anlayamadan geçiveren zamanda Zaman işte ahir zaman mı bilmem Kimi aç ve açıkta,kimi ise toklukta ve israfta.yarışıyor. Kimisi de benim gibi yalan dünyanın cazibesine  kapılmış gidiyor. Dünyanın hal-i pür-melali işte böyle Ortadoğu kan ağlarken batı seyrediyor. Gönül coğrafyamızda Filistin soykırıma uğrarken, Zalim İsrail kimseyi dinlemeden mezalimine devam ediyor. Vicdanlar kanıyor. Nerede insanlık diye haykıranları duyan yok. Nerede insan hakları? Ne desek boş. Bir taraf Noel'i kutlarken,diğer taraf ise, Alternatif olarak Mekke...

KİRMASTİ ÇAYI

Resim
    KİRMASTİ ÇAYI Kütahya Emet'ten doğup geliyor köyüme kıyı Kıvrıla kıvrıla aşıp gidiyor dağları hep yıllar yılı Aliova akarken sanki birleştiriyor iki yakayı Mevsimler gelir geçer dinlemez hiç yazı kışı Tarihten bugüne hep akıp gidiyor Kirmasti Çayı Düğüncülerde çay kenarında doğal kaplıcası Bükköyde elektrik üretiyor hidroelektrik barajı Kız Kayası ise yıllardır bekliyor,gelecek sırasını Yedi köprü ki,sanki boynunda asılı gerdanı Tarihten bugüne hep akıp gidiyor Kirmasti Çayı Seni görmeden bitmez,Hacıahmet'in yolları Bizim yakayı bilmem ama karşısı Adranos yakası Koca çay koca ilçeyle özdeşleştirdi, tarihi adını Emet Aliova, ve Orhaneli isimleri farklı olsa da hepsi aynı Tarihten bugüne hep akıp gidiyor Kirmasti Çayı Kirmastı Çayı güzel mi güzel,seyredin doğasını Çıkın çıkın gidin,mevsiminde avlayın balıklarını Kurun bayırda sofranızı,kızartın derya kuzularını Afiyetle yiyin, ama kirletmeyin dere kenarlarını Tarihten bugüne hep akıp gidiyor Kirmasti Çayı...

KARIN ALTINDA KEFENSİZ YATANLAR

Resim
           Bugün günlerden pazar ve  takvimler 22 Aralık 2024'ü gösteriyor.Bu tarih bize içimizi üşüten bir yıldönümünü hatırlatıyor.İnsanın ruhunu soğuktan tir tir titreten bir kahramanlık destanının hazin bir hikâyesi.Anaların ağladığı yüreklerin dağlandığı Sarıkamış Harekatının 110.Yıldönümü tekrar anıyoruz.Çanakkale'yi geçilmez kılan ruhun burada da vatandan vazgeçilemeyeceğinin damga vurduğu yerdir.Burası "Allahü Ekber" diyerek karlı dağlara yürüyenlerin destansı mücadelesinin adıdır.Bugün  tam 110 yıl önce Sarıkamış ta Allahu Ekber Dağların da soğuktan donarak şehit olan 90 bin vatan kahramanının aziz hatıralarını yad ettiğimiz bir gündür. Tarihçilerin deyimiyle Yemen'de yandık, Sarıkamış'ta donduk, Çanakkale'de öldük. Şanlı tarihimizde zaferler kadar acılar da oldukça büyük yer tutar. Çanakkale'den Kurtuluş Savaşına  giderken Sarıkamış'ta dondurucu soğukta dini için vatanı için yitip giden Anadolu çocuklarının hikayesini barındırır.Sar...

BURSASPOR ADETA KÜLLERİNDEN YENİDEN DOĞUYOR

Resim
            Küllerinden doğmak için önce yanmak gerekir. Yandık bittik düştük derken kendimizi 3. ligde bulduk. İşte o acı veren süreçleri Bursaspor yaşadı. Rüyada görsek inanamayacağımız acı sonuçla yüzleştik. Maalesef rüya değilmiş. Koskaoca 3,5 milyonluk şehrin marka değeri göz göre göre eriyip gitti. Ne hazindir ki Süper ligin 5. şampiyonu 1, 2, 3 derken düşüşte dip yaptı. Profesyonel liglerin sonu artık bulunduğu yer. Birer birer liglerden düşerken hiç ders aldık mı?Hayır almadık. Rahmetli şampiyon başkan İbrahim Yazıcı'dan sonraki bütün yönetimler hep bir ümitle geldiler. Hep alaşağı edip gittiler. Her gelen borç batağına sürükleyerek işin içinden daha da çıkılmaz hale sokup gittiler. Ta ki bu sezon başına kadar. Şehir kendine geldi ve müthiş bir hava yakalandı. İllaki yeniden şahlanış için dip yapmak mı gerekiyor?            Ne olduysa bu sezon başı oldu. Şehir bir anda ne oluyoruz, neredeyiz biz diyerek silkelendi ve ke...

ÖMÜR DEDİĞİN GELDİ GEÇİYOR

Resim
  ÖMÜR DEDİĞİN GELDİ GEÇİYOR Ömür dediğin geldi geçiyor. Hem de hiç anlamadan Aynı mevsimler gibi, tıpkı insan hayatı gibi solup  bitiyor. Daha dün ilkbahardı, bugün sonbahar Devran dönüp duruyor. Bak yine Aralık geldi geçiyor Sadece yıl bitmiyor ömür de tükeniyor Hem de hiç anlamadan hayat akıp gidiyor Acı tatlı ne varsa elimden uçup gidiyor. Ömür dediğin hep sona bir adım daha yaklaşıyor. Gönül bu ferman dinlemiyor Yaş aldıkça nefis direniyor. Söz geçmiyor. Sanki felekten bir gün çalıyor İnsanoğlu işte hala kendini 18 inde zannediyor. Geçen zamana ne hoş bir sada bırakabiliyor Ne de geriye unutulmaz hatıra kalıyor. İstesek de istemesek de her şey mazide yerini alıyor. Şu fani dünyanın içindeki şatafata dalıp gidiyor. Dünya ki çeşit çeşit nimetlerle bezenmiş duruyor. Nefis işte onun cazibesine kapılıyor Bala saplanmış karınca misali içinde debelendikçe batıyor Mal bulmuş mağribi gibi saldırıyor. Hakkına düşen ile yetinmiyor. Bu geçen kaçıncı bahar bilm...

HİÇ UNUTULUR MU,İLKOKUL YILLARI

Resim
  HİÇ UNUTULUR MU, İLKOKUL YILLARI Siyah önlük, beyaz yakalıkla geçen okul hayatı Mini mini birler olarak attık orada ilk adımı Abaküs yoktu ama parmaklarla öğrendik saymayı Fişleri kese kese heceleyerek öğrendik okumayı Hiç unutulur mu, ilkokul yılları Bir iki üç bir sınıfta dört ve beş diğer sınıfta köhne bir yapı O gün Hacıahmet'te eğitim öğretime açılan bir kapı Dört duvar içinde var olan tebeşirle kara tahtası Bahçesi biraz dar olsa da ana yola dahildi oyun alanı Hiç unutulur mu, ilkokul yılları Yaya olarak yürüdük o çamur çapak yolları Elde taşıdık hep sobada yakacak odunları Temizlik ve ısınma bize aitti o zamanları Mazide kalsa da hatırlıyorum hala o güzelim yılları Hiç unutulur mu, ilkokul yılları Teneffüs için elle çalınan zil, belirlerdi zamanı Pazartesi günleri mendille yapılırdı tırnak bakımı Ayaklarda lastik ayakkabı kıyafetler ise yamalı İşte böyle yokluk içinde geçti bizim ilkokul çağı Hiç unutulur mu, ilkokul yılları Teneffüslerde çıkarırdık...