Kayıtlar

Mayıs, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

HAYIRDA YARIŞAN, BEKTAŞ KARDEŞLER

Resim
  HAYIRDA YARIŞAN, BEKTAŞ KARDEŞLER         Vefa İstanbul da bir semtin adından ibaret değildir. Vefalı olmak sadece İstanbul'da bir semtte oturmak hiç değildir. Vefalı olmak geçmişten geleceğe bağ kurmaktır. Vefa insana özgü bir hassasiyettir. Dolayısıyla iyi insanları hayırla yâd etmek gerekir. Kimi insanımızın yaşarken değerini bilirken kimi insanımızın değerini kaybettikten sonra anlıyoruz. Ben de kendi çapımda karınca kararınca toplumda genel kabul görmüş değerlerimizi buradan yâd etmeye çalışıyorum. Daha önce yazdığım birçok yazımda gayet olumlu eleştiriler aldım. Her yazım zincirin halkaları gibi beni başka  şahsiyetlere yönlendirdi. Birbirine bağ kurdurdu. Son olarak Hacı enişte ile ilgili "Hacı Ahmet'in Hacı Yusuf'u"isimli yazımdaki Adil hocamın yorumu beni Bektaş kardeşleri yazmaya yönlendirdi. Benim de aklımdaydı ama erkene almış oldum.         Gelelim şimdi Bektaş kardeşlere bir de benim gözümd...

SEVDA DEDİĞİN...

Resim
                          SEVDA DEDİĞİN.... Kalbin kıpır kıpır bir heyecanla  çarpmasıdır. Yaşanan duyguların samimiyetle birlikte atmasıdır. Gökyüzünde bir kuş gibi özgürce kanatlanıp uçmasıdır. Sevda dediğin, insanın içinde kopan kendi fırtınasıdır. Hayat yolunda her şeyin su misali ağır ağır akmasıdır. Gönülden gönüle aşkla muhabbetin dolmasıdır. Düşününce mutluluğu ay parçası gibi  yüze vurmasıdır. Sevda dediğin, insanın kalbinde var olmasıdır. Mektup ya da mesajla satırların aşka ulaşmasıdır. Bekleyen aşığın hasretle açıp tekrar tekrar okumasıdır. Kavuşma sevincinin anlamlı dışa vurmasıdır. Sevda dediğin, çiçek misali tomurcukta yaprak açmasıdır. Dertler derya olsa da azim ve kararlılıkla savaşmasıdır. Geçmişe takılmadan, geleceğe bir kısrak gibi koşmasıdır. Karşılık beklemeden hep fedakârlık yapmasıdır. Sevda dediğin, sevdiğinin adını hep yüreğinde taşımasıdır. Sevmek ve sevilmenin i...

COĞRAFYA KADERDİR

Resim
                          COĞRAFYA KADERDİR        Eskiler söylemiş"Coğrafya kaderdir" diye. Ne güzel söylemişler. Kim söylemiş neden söylemiş burası beni pek ilgilendirmiyor. Ama yine de araştırdım, çıkış kaynağı İbn-i Haldun'a dayanıyor. Neyse benim için yazıma ilham kaynağı oldu. Gerçekten de kaderdir coğrafya. Yani coğrafya coğrafya değildir. Sadece bir dersten bir bilim dalından ibaret değildir. Kaderini ve geleceğini şekillendirmiştir. Kaderindir toprağındır, çocukluğundur. Dahası her şeyindir. Geleceğini şekillendiren yegâne olgudur. Geçmişten geleceğe yolun olur coğrafya. Götürür seni gidebildiğin yere kadar. Geleceğini etkiler.          Coğrafyanın kader olduğu üzerine çok yazılar yazılmıştır. Mutlaka bir kaç yazı okumuşsunuzdur. Ana fikirleri aynı olsa da bakış açıları farklıdır. Ben de naçizane bir vaazdan etkilendim ve "Coğrafya Kaderdir" sö...

ANADOLU'YUM BEN

Resim
                          ANADOLU'YUM BEN Orta Asya'dan geldim, yolum yurdum ezelden Ötelerden kader çizmiş izimi, ne gelir elden Yurt edindim ha Anadolu'dan ha Rumenliden Kayı boyundan Oğuz'um, Anadolu’yum ben Asya'dan Avrupa'ya köprü oldum hep eşikten Coğrafyamda yedi iklim dört mevsim yaşarken Üç tarafı deniz ve kara topraklarında gezerken Anavatanımda ata yurdumda Anadolu’yum ben Marmara, Ege, Akdeniz ve Karatenizde yüzen Batıdan Doğuya Kuzeyden Güneye gezen Yedi bölgede yoktur ayrı gayrı birbirimizden Jeopolitik konumumda Anadolu’yum ben Şüheda topraklarında ceddim kefensiz yatarken Selçuklu ve Osmanlı'dan Türkiye'ye geçerken Hep barışın sembolü Türkoğlu Türküm ben Türk, Kürt, Çerkez fark etmez Anadolu’yum ben Milli duygularımla aşkla yaşıyorken kalpten Uğrunda  ecdat gibi hep fedai can eylerken Vermem bir karış toprağını gönülden severken Ay-yıldızlı bayrağımla Anadolu’yum ben. ...

HACI AHMET'İN HACI YUSUF'U

Resim
       Hafta da bir yazma isteğim hala  devam ediyor. Nereye kadar giderim bilmem. Kendi çapımda karalamaya çalışıyorum. Bazı yakından takip eden dostlarım biraz da düşüncelerini tatile çıkar dese de düşünceler düştükçe beynime bırakamadım. Artık bir görevmiş gibi kendimi sorumlu hisseder oldum. Bazen konu kendiliğinden gelişti, bazen sürekli takip eden dostlarımdan gelen mesajlar konum oldu. Özel istekleri olanları elimden geldiği, dilimin döndüğü kadar yerine getirmeye çalıştım. Daha önce "Namı Diğer Ali Rıza Amca" yazımdan esinlenen bir arkadaşım başka bir akrabasından bahsetmemi istedi. Ben de uzun zamandır düşünüyordum, fakat yazıp yazmamakta bir an için tereddütte kalmıştım. Tereddüdümün sebebi ise benim de akrabam olması. Tarafsızca ve içimden geldiği gibi yazsam da, akrabası olduğu için güzellemeler yapmış eleştirilerinden  çekinmiştim. Neyse ki Emrullah arkadaşımın isteği cesaret verdi ve başladım yazmaya.       ...