EY OĞUL!...

EY OĞUL!... Gel hele oğul, Böyle gel, İki çift laf edelim senle oğul, Demedi deme sonra ha!... Benden söylemesi, Kulaklarını aç da dinle oğul!... Halkın kelamı hakikatin sesi, Ezeli tarihin telve telve ezgisi, Dost bağında bülbül, Pîr elinde bâde, Aşkın sıcak nefesi, Gelene karşılama, Gidene uğurlama, Ölene ağıt, Hayatın canlı manzumesi, Dergâh-ı muhabbeti susturma oğul!... Çifte su verilmiş çelik bileğe kuvvet, Dağları un edebilirsin, Baktığın canı yakabilir, Sıktığın taşın suyunu çıkarabilirsin. Yeri, göğü yırtabilirsin haykırışınla, Denizi dalga dalga ayırabilirsin. Ne var ki iş ham yumrukta değil, Güç dediğin yürektedir. Esas olan akıl, Zayıfa kan kusturma oğul!... Çalış, Ancak çalışmakla başarırsın. Alnından boncuk boncuk ter, Göğsünde madalyon gibi gurur taşırsın. Bilgi ilmihal, Emek en yüce değer. Yüzünde nur, Özünde huzur yaşarsın. Soyun sürer, Ocağın tü...