KURU'LUŞ

       Yeni yıla girerken ben de modaya uydum. Zordur gündem yazmak ama  başladım bakalım. Takvim yapraklarını bir bir koparırken yine yeni bir  yıla yaklaşmış bulunuyoruz. Bu gelen Türkiye'nin yüzyılı, yani ülkemizin  ve Cumhuriyetimizin 100.yılı. O yüzden 2023 yılı bizim için  farklı ve bir o kadar da anlamlı. Dile kolay koca çınar sonrası 100 yıl geçmiş ve 2.yüzyıla adım atıyoruz. Hasta adamdan dünyanın en büyük 20 ekonomisi arasına giren bir Türkiye'ye, geldik gidiyoruz.2023'ü karşılamaya hazırlandığımız bugünlerde, aralık ayının tatlı telaşını yaşıyoruz. Kiminiz belki de yılbaşı gecesi için programınızı çoktan yaptınız. Kiminiz ise ülkemizde geleneksel hale gelen alternatif bir yılbaşı programı olarak Mekke'nin Fethi programına odaklandınız. Yılbaşıydı programdı derken ömrümüzden gidiyor hep giden ve sona bir adım daha yaklaşıyoruz. Yaşlanıyoruz anlamadan yıllar gelip geçerken. Su gibi akıp geçiyor hayat anlayamadan.     ...

        Güzel ve anlamlı bir başlıkla yeniden Gönül Dağın'dan yine bir yazıma başlamış bulunuyorum. Bugün Gönül Dağı ile ilgili üçüncü yazımı yazıyorum. Her sahnesi ayrı bir konuyu anlatırken benim gibi duygusal insanları alıp götürüyor. Adeta mütemmim bir cüzün bir parçası gibi. Hakikaten yazmak için fazlasıyla malzeme var. Anadolu’ya dair  hayata dair bozkırın ikliminde yeşeren düşlere dair her şey var. Naif ve güzel aşklar var, imkânsızı başarmaya çalışan hayaller var. İlkinde diziyi genel olarak özetlemeye çalışmıştım. İkincisinde beni de derinden etkileyen Güneş toplayan adamdan bahsetmeye çalıştım. Şimdi ise yazımın başlığından da anlaşılacağı gibi gelin indirme sahnesindeki duygu yüklü diyalogdan bahsedeceğim.            Gelelim Gönül Dağı'nın 34.bölümünün en can alıcı noktası olan gelin indirme sahnesini anlatmaya. Bu arada bu hafta konumu İsmail Aklan abi belirledi. Benden özel isteği oldu bu bölümü yaz...

  MAĞRİBİN ÇOCUKLARI  KATAR'DA FIRTINA GİBİ ESTİ             Dünya Kupası Katar'da görkemli bir açılışla başladı.2022 Dünya futbol şampiyonası sona doğru yaklaşırken yarı final maçlarıyla devam edecek.8 Grupta 32 takımın mücadele ettiği şampiyonada yüreğimiz burkulsa da Fas'la teselli bulduk. Neden yüreğimiz burkuldu? Neden yokuz burada olmalıydık. Aynı Fas gibi 2002 de renk kattığımız Japonya-G.Kore ortaklığında düzenlenen şampiyona gözümde canlandı birden. Her ne kadar bazıları şanslı olduğumuz söylese de bana göre başarılıydık ve sürpriz yapmıştık. Aynı Fas gibi gözler üzerimizdeydi. Ve aradan 20 yıl geçmiş hala dünya şampiyonasında yokuz. Neden futbolda ülke olarak istikrarı yakalayamadık? Sorular sorular cevapsız sorulara devam edebiliriz. Neden acaba hiç düşündünüz mü? Bence Futbol Federasyonundan futbolculara, hakemlerden taraftara topyekûn olarak şapkamızı önümüze alıp düşünmeliyiz. Süper Ligimizde topun oyunda kaldığı süre, hakemleri...

         Günümüz insanı her gün ssoyal medyada bir şeyler paylaşıyor.Kimi kısa özlü bir söz,kimi bir fotoğrafla topluma hitap ediyor.Belki çok kısa bir söz veya fotoğrafla çok şey anlatılabiliyor.Bense haftada bir uzun uzun yazmaya çalışıyorum. Başlığa bakıp ta matah bir yazar olduğumu zannetmeyin.Kendi çapını bilerek ve yeteneğim kadar karalamaya çalışıyorum.Kelime hazinem kadar,dilimin döndüğü kadar çalakalem benimkisi.Yazarak gönül bağı kurmak ve adeta dostlarla hasbihal etmekti amacım.Öyle de oldu.Daha doğrusu kendimi yazarak ifade ettiğime inanıyorum.Yazmak başka bir sanat bana göre.Kelimelerle ve cümlelerle oynamak gibi bir şey bu.Önemli olan akışı bozmadan ne eksik ne fazla konuyu dağıtmadan meramını anlatabilmek.İvrindi Mercek Gazetesinde başladığım köşe yazarlığına bugün kendi blog sayfamda devam ediyorum.Bir heves uğruna amatörce başlamıştım ve yazabilir miyim acaba derken 69.sayımı yazıyorum şu an.Takdir karar sizin.          ...