KURU'LUŞ

BU DEFA YOLCULUK KÖY HAYRINA Yine yeniden düştüm yollara Yol hikâyesi gurbetten sılaya Az kaldı büyük buluşmaya Koca köy için tarihi kucaklaşmaya Özlem var anama babama ve akrabalarıma Kardeşlerim de benim gibi bugün yollarda Sanırım Hacıahmet'li herkes düştü yollara  Bu defa yolculuk köyüm hayrına Program yapılmış 2-3 Ağustos'a Mustafakemalpaşa'dan Hacıahmet'e basıyorum gaza  Yol uzun ama koymuyor bana Hiç anlamadan varıyoruz Devecikonağı'na Çıkar çıkmaz gözüm takılıyor baraja Hele bir bakın Kirmasti Çayına Hem de doya doya Aynı yolumuz gibi nasıl da akıyor kıvrıla kıvrıla Sonrası bizim yollar tam bir macera Bir virajdan çıkmadan diğer viraja  Aldırmayın yollar bozuk olsa da doğa bir harika Rastlarsınınız yeşilin her tonuna Gidiyoruz aldırmadan sıcak havaya Açın camı serinleyin alın size doğal klima Mola vermek isterseniz geçin Üç Kurnalı'ya Daha sonra gaşak var sırada  Aman ha biraz tehlikeli dikkat edin yola Çok geçmeden varırsınız Öğlelik Kayası'na  Az g...

Sıcaklık mevsim normallerinin üstünde seyrediyor. Aşırı sıcaklar kavuruyor haliyle bunaltıyor. Sularımız azalıyor, barajlarımız kuruyor  Ormanlarımız yanıyor, doğa zarar görüyor. Ciğerlerimiz yanıyor, yüreğimiz kanıyor. Ülkemin dört bir yanı yangın yerine dönüyor. Gül kokan ormanlarımız artık kül kokuyor. Börtü böcek binbir haşerat cayır cayır yanıyor. Hayvanların ve canlıların tüm ekolojisi yok oluyor. Ciğerlerimiz yanıyor, yüreğimiz kanıyor. Devlet millet el ele hep birlikte mücadele veriyor  Bütün köylü traktörleriyle adeta konvoy oluyor Kimi patlayan tekerine aldırmdan yangına koşuyor  Kuryeler seferber olmuş çalışanlara su taşıyor. Ciğerlerimiz yanıyor, yüreğimiz kanıyor. Küresel ısınma mı yoksa iklim mi değişiyor? Anlamadım insan kılıklı hayvanlar mı yakıyor. Yeşil vatan bizim her şeyimiz hainler anlamıyor. Ateş savaşçıları şehit oluyor, hayvanlar telef oluyor. Ciğerlerimiz yanıyor, yüreğimiz kanıyor. İtfaiyeciler ve orman ekipleri canla başla savaşıyor. Gece gündüz...

Okumak yazmak sanattır, kültürdür en hasından  Altı üstü bir kalemle bir de kâğıdı karalayandan. Korkma, kalemini silah olarak kullanmayandan. Dökülürse cümleler kelime dağarcığından  Zarar gelmez okuyandan yazandan  Zamanı kıymetli değerlendirin vakit dolmadan Yazın hatıra kalsın kitap olmasa da satırlarından Sonuçta yazmak bir sevdadır, döküm içinizi en doğalından  Yazarken öğrenmek güzeldir haz alın en tatlısından  Zarar gelmez okuyandan yazandan  Yaz, çiz bulmaca çöz beynin çalışsın hiç durmadan Fırsat buldukça okuyun alzheimere yakalanmadan Alim olmasanız da cahilliğiniz gider kafadan Haşır neşir olun, uzak durmayın kitaplardan Zarar gelmez okuyandan yazandan Bazı şeyler vardır yazmasan da çıkmaz hafızandan. Unutulduğunu sansa da insan silinmez satırdan. Akıl akıldan üstündür, feyiz alın tecrübeli üstatlardan  Çalışın çabalayın hayır gelmez başı boş gezip tozandan  Zarar gelmez okuyandan yazandan Doğruluk, dürüstlük hep iyidir yalandan doland...

Tarih 12 Temmuz 2025 Yer: Mustafakemalpaşa İmam Hatip Lisesi bahçesi Yine yeniden geleneksel mezunlar günündeyiz. Sıcak bir yaz günü, ikindi vakti. Ezanla birlikte okul bahçesine girdik. Aracımı park ettikten sonra Süleyman yeğenim ile beraber alana adım attık. Ben de oradaydım diyeceğim bir an'a şahitlik ettim. İkindi sonrası program başlıyor  Her şey özenle hazırlanmış, misafirlerini bekliyor gibiydi. Mezunlar gününe özel program için hazırlanılmış. İkindi namazı sonrası ev sahibi olarak MİHMED ve okul idaresi hazır. Günler öncesinden sosyal medyadan davetiyemizi almıştık. Mezunlar ve eski öğretmenlerimiz yavaş yavaş bahçede görünmeye başladı. Sıcak bir temmuz gününde hafif serin bir rüzgar eşliğinde yerimiz alıyoruz. Açık hava toplantısı gibi bir mekânda ağırlanıyoruz. Dile kolay 30 yılı aşmış mezun olup gideli. Sanki daha dün mezun olup gitmişim gibi gözümde canlandı hatıralar. Bahçeyi şöyle bir kolaçan ettim, bir tarafa baktım 7 yılın anıları, diğer tarafa baktım DPY yurt bina...

           Şu sıralar sıcaktan yanıp kavruluyoruz değil mi? Çünkü yaz sıcakları mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Rüzgâr bile esmiyor, esse de sıcak esiyor. Evlerin içerisi dışarıdan çok daha serin. Kadim kültürümüzde temmuzun sonu ile ağustosun ilk yarısına denk gelen boğucu ve aşırı sıcaklar “Eyyâm-ı Bahur“ diye anılan günler bu yıl erken geldi. Bu yılki “Eyyâm-ı Bahur“ günleri öncekilerden çok daha sıcak, çok daha bunaltıcı. Yaprak kımıldamıyor.          Temmuz ayının ortasında bölgemiz ve ülkemiz geneli adeta kavruluyor. Hissedilen hava sıcaklıkları gölgede 33 dereceyi bulurken, güneşte 43-44 dereceye ulaşmış durumda. Özellikle öğlen saatlerinde kavurucu sıcaklar kendisini daha fazla hissettiriyor. Hal böyle olurken boğucu sıcaklardan bunalmış durumdayız. Hemen kendimizi ya gölge bir yere ya da serin olan bir yere atıyoruz. Sıcaklıklar arttıkça uzmanlardan habire uyarı geliyor. Mevsim normallerinin üzerinde seyir eden ka...

        Yaz geldi, maalesef yine yangınlar artmaya başladı. Adeta ciğerlerimiz yanıyor. Her sene yaz sezonu olduğu gibi bu yıl da yine bazı bölgeler yangın yerine dönüşüyor. Özellikle Ege, Marmara ve Akdeniz bölgeleri dikkatlerden kaçmıyor. Balıkesir, Bursa, Manisa, İzmir ve Sakarya sadece aklıma gelenler. Geçtiğimiz haftada yangınlarla mücadele ekipleri yoğun mesai harcadı. Biri söndürülür söndürülmez, bir başka yerden yangın haberi geliyor.         Uçaklar, helikopterler, itfaiyeciler, ormancılar, jandarma başta olmak üzere tüm kamu kurumları, hemen her yaz sezonu tam bir seferberlik halinde bir yangından diğerine koşuyor.           Her sene " …da yangın başladı. Köyler boşaltıldı. … hektar orman alanı zarar gördü. Hayvanlar telef oldu… " gibi benzeri haberler olağanlaştı. TV' yi her açtığınızda, sosyal medyayı her tıkladığınızda yangın haberleri hiç eksik olmuyor. Özellikke buğday hasadı yapılırken yangınların daha çok ...

 SENDEN BİR TANE DAHA YOK, BU DÜNYADA  Ey insanoğlu üzülme sen, hiçbir şeyi takma kafana Olursa kısmet, olmazsa kaderindir alın yazına Sen sen ol, kendin ol başkasına özenme boşuna Gözlerinin içi gülsün, gülümsemeyi asla unutma Senden bir tane daha yok bu dünyada!  Gecenin içinde yolculuğa çıkarken hep aklına Takılır yaşananlar, terk etmez seni her anında  İçinde hiç ölmeyecek bir gençlik var kim bilir kaç yaşında  Bilinmez geçip gitse de ömür, kalır izleri hayatında Senden bir tane daha yok bu dünyada!  Arasan da bulamazsın içinde kopan fırtınalarda  Üzülme, tek sen değilsin kaybolan çıkmaz sokaklarda  Demir bile tavında dövülür her şey zamanında  Su akar bulur yolunu zamanla çağlar yatağında  Senden bir tane daha yok bu dünyada!  Açık bırak pencereni sabah güneşinin rüzgarına Seher yeli havalandırsın odanı, iyi gelir sağlığına Bak ve tefekkür et, geçip giden devrana Duyguların mantığının önüne geçmesin sakın ha! Senden bir tane da...

        Allah'a şükür,vesile olana teşekkür etmek gerekir. Aldığımız her nefes bile şükre değer. O yüzden her halimize şükretmek lazım. Ama bazen sadece sıkıştığımızda aklımıza geliyor Yaradan. İnsanoğlu yaşayarak öğreniyor hayatı. Öğrenirken de bir çok olayla karşı karşıya kalabiliyoruz. Kiminden ders alıyor, kimini de unutup gidiyoruz. İşte ben de hiç unutamayacağım bir iyilikle karşı karşıya kaldım. Ne yapayım dedim kendi kendime. Allaha şükrederken vesile olana da bir teşekkür edeyim dedim. Başlığım içinden gelse de boyumu aştığının farkındayım ama anca böyle özetlenebilir diye düşündüm. Başladım yazmaya. Maksat hasıl olur mu bilmem.                              .         Gelelim şimdi yolda karşılaştığım iyiliğe. Daha yeni Kurban Bayramı dönüşü yaşadığım bir olay beni derin bir düşünceye sevk etti. Bayramın 3. günü Hacıahmet Köyümden Mustafakemalpaşa'ya doğru yola...

 BAYRAM BAYRAM DEDİK, O DA GELDİ GEÇTİ. Kurbanlar kesildi, Allah'a yaklaştı mı bilmem halis niyetler. Arındı ruhlar, yumuşadı kalpler öpüldü eller. Büyük küçük hasretle kucaklaştı bütün gönüller  Tadı damağımızda kalan lezzetler  Bayramı bayram yapan ne ikramlar ne de kıyafetler. En güzeli ise kabirden başlayan ziyaretler. Çocuklar sevindi, dolduruldu cepler  Dededen toruna mutlulukla güldü bütün yüzler. Kardeş kardeşe koyulaştı sohbetler. Geleceğine sevinirken bir anda maziye kalan güzellikler. İyi ve güzel şeyler çabucak tükeniyormuş meğer. Tükense de hiç unutulur mu yaşanan o güzel günler. Zaman akıp giderken anlayabiliyorsan eğer  Aynı bayram gibi geçip gitse de yaşamaya değer. İyi günde kötü günde hep birlikte atarsa yürekler. Hiç farketmez geçmek bilmese de elem ve keder. Sağ olana her gün bayram, demiş eskiler. Hayat tecrübesiyle söylemişler. Gerçekten de sağlık her şeymiş beyler. İşte böyle bir bayram biterken geriye kaldı dilekler. Geleceğe kısmet bütün...